Sokağa çıkamıyoruz.
Özgürlüğümüz kısıtlandı.
Aslında, o yada bu nedenlerden dolayı özgürlüğümüz hep sınırlı.
Kim istediğini istediği zaman yapabiliyor?
Bir çoğunun farkında değiliz ama özgürlüğümüzü sınırlandıran değişik faktörler var.
Kişisel, ailevi, toplumsal,hukuksal, ekonomik.
düşündüğümüz zaman bunların açılımlarını ve daha fazlasının da olduğunu görürüz.
Günlük yapabildiğimiz rutinlerin dışına çıktığımızda ya da çıkarıldığımızda ayarlarımız bozuluyor.
Bir çoğumuz, hafta sonunu evimizde istirahat ederek geçiriyoruz.
Bunu isteyerek severek yapıyoruz.
Hatta hafta içi işler yoğunsa, hafta sonu gelse diye iple çekiyoruz.
Tepkilerimiz, karşı çıkışlarımız isteğimiz dışında olmasındandır.
Tepki gösterip isyan edeceğimize, hiç yapmadığımız, önemli olmadığını düşündüğümüz, hayatımızda pek yer vermediğimiz küçük şeyleri yaparak bu iki zor günü kolaya çevirebiliriz.
Ne mi yapacağız.
Mesela , kendimizi sorgulayabiliriz.
Yaptığımız hatalar, iyi şeyler. Bunlar aile, iş , sosyal hayatla ilgili olabilir.
Normal günlerde de bir çoğumuz bunları yapıyoruz.
Ancak, zaman kısa olunca sonuca varamıyor, yarım bırakıyoruz.
Kendimizi resetlemek, hata ve eksiklerimizi görmek, yeni bir başlangıç için bu günleri fırsata çevirebiliriz.
Bunun dışında, erkekler mutfakta sevdikleri, beğendikleri bir yemek yapabilir. Uzun süreden beri dostları arayıp hatırlamak hasret gidermek gibi sosyal aktiviteler uygulanabilir.
Ailece, bireysel, spor, bulmaca, sudoku gibi beyin ve fizik eksersizler yapılabilir.
Belki, bundan sonraki yaşantımızı da daha mutlu olabileceğimiz bir düzene sokabiliriz.
Sizlerin de aklına gelen öneriler olursa paylaşırsanız mutlu oluruz.
Bu iki günü daha farklı yaşabiliriz.
Sağlıklı , özgür bir dünya, daha güzel yarınlara…
