Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:
“İnsan ölünce, şu üç ameli dışında bütün amellerinin sevâbı kesilir: Sadaka-i câriye, kendisinden istifâde edilen ilim, arkasından duâ eden hayırlı evlât.” (Müslim, Vasiyye, 14; Tirmizî, Ahkâm, 36)
Aydoğan Ailesi adına HAYRAT yapıldı.
Köylülerimizden Ankara da yaşayan Aydoğan ailesinden Yalçın Aydoğan bey köyümüze güzel bir eser kazandırdı.
Ankara da yaşıyor olmasına rağmen, atalarının, doğup büyüdüğü, bir dönem yaşadıkları, toprağını ektikleri, suyunu içtikleri, havasını teneffüs ettikleri köylerini unutmuyor.
Hem ata yadigarı köyüne sahip sahip çıkıyor, hem de ebedi aleme çoktan göç etmiş yakınları ve geçmişlerini, İsimlerini ve amel defterlerini hayr , hasenat, sadaka i cariye ile yaşatıyor.
Yine Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:
“Yedi şey vardır ki, kul vefâtından sonra kabrindeyken de bunların ecri kendisine ulaşır: Öğrettiği ilim, akıttığı su, açtığı su kuyusu, diktiği meyve ağacı, inşâ ettiği mescid, mîras bıraktığı Mushaf-ı Şerîf, vefâtından sonra kendisi için istiğfâr edecek hayırlı evlât.” (Beyhakî, Şuab, III, 248; Heysemî, I, 167)
Sadaka-i câriye: Sürekli sevâba vesîle olan hayır-hasenât (Câmî, mektep, çeşme vb.) anlamına gelmektedir. Bir insan öldükten sonra da amel defterine sevap yazdırmaya devam ettiren iyiliklerdir.
Aynı zamanda, yaptırdığı eserde köyümüzün tarihi ile ilgili paylaşımı dikkat çekiyor.
Burada yaşayan insanların, bu köy halkının nereden ve ne şartlarda geldiğini anlatan, bir anıt çeşme yaptırdı.
Bu çeşmeden su içenler, abdest alıp ibadet edenler hem vesile olanlara sevap kazandıracak hem de eserin üzerindeki yazıyı okuyarak kim olduklarını her zaman hatırlayacak, kimliklerini unutmayacaklar.
Büyük İslâm âlimlerinden İbnü’l-Cevzî şöyle der:
“İnsan, ölümün kendisini amelden keseceğini bilse, hayattayken ecri ölümünden sonra da devam edecek olan amel-i sâlihler işler. Birazcık dün yevî imkânı varsa onu vakfeder, ağaç diker, su akıtır, kendisinden sonra Allâh’ı zikredecek nesiller yetiştirmek için gayret eder ki, kendisi için de ecir gelsin! Veya insanlara faydalı ilim öğretecek bir kitap te’lif eder. Zira âlimin bu vasıftaki bir kitabı, onun ebediyyen devam edecek olan sâlih evlâdıdır. Âlim kişi, ilmiyle amel eder ve kendisine tâbî olacak kişilere de bu hayırlı amelleriyle örnek olur. İşte böyle bir kişi ölmez!” (İbnü’l-Cevzî, Saydü’l- Hâtır, s. 12)
Bir yudum su ile serinleyecekler, önündeki bankta oturup dinlenecekler, dikilen ağacın gölgesinde hayrat sahiplerine ve hemen yanı başındaki kabristanda yatan merhumların ruhuna birer Fatiha okuyacaklar.
Aydoğan ailesinden, babaları Osman Aydoğan ve anneleri Meliha Aydoğan ile genç yaşta kaybettikleri ablaları Sabiha Aydoğan adına bir anıt çeşme yaptırıldı.
Çeşmenin yapımında Ankara andezit taşı ve mermer kullanıldı.
Çeşmenin iki ayrı kitabesi bulunuyor
Bir bölümünde köyümüzün tarihi, kuruluşu hakkında bilgi verirken, diğer bölümünde hayrat sahipleri hakkında bilgi mevcuttur.
Çeşmenin yanı başında güneş enerjisi ile çalışan bir adet aydınlatma direği ise farklı bir ambiyans oluşturmuş.
ALACA BELEDİYESİ de ÇEVRE DÜZENLEMESİNİ YAPACAK
Çeşme inşaatı tamamlandığında, insanlar ve hayvanların su ihtiyacı haricinde, oturup dinlenmek için ve çevre düzeni için de Alaca belediyesinin katkıları olacaktır. Yol kotunun yapılması, bank temini gibi ihtiyaçlarda destek olacaklar.
Hayır sahiplerine , köyümüze böyle güzel bir eser kazandırdıkları için teşekkür ederiz. Hatırlarını kabul olması temennisinde bulunuruz.
Bu vesile ile hayrat sahiplerine ve geçmislerimize rahmet dileriz.
